Vitalik Buterin’in blog yazıları blokzincir ekosistemini takip edenler için her zaman geleceğe ışık tutucu olmuştur. Ethereum’un kurucu liderinin kendi blogunda arada sırada yayınladığı yazılar, gündelik okuma sayılamayacak kadar karmaşık ve derin olabiliyor. Ancak zaman içinde bu yazıların değerleri daha iyi anlaşılıyor.
Yönetişim yapıları ve DAO’lar hakkındaki görüşlerini 20 Eylül 2022 tarihli blog yazısında yayınlayan Vitalik için “modern zaman filozofu” tabirini kullanmak yerinde olacak. Şu anda gelişme dönemi içerisinde yer aldığımız gayri-merkezi yönetişim yapılarının ileride nasıl bir şekle gelebileceğini ve bu yapıların karmaşası ile verimliliği arasında nasıl bir uzlaşma olabileceği fikrini tartışmış bu son yazısında.
Yazı bir doktora tezinin parçası olabilecek derecede karmaşık tartışmalar içermekte: Sizlere basit bir özet verebilmek amacıyla, Vitalik’in blog yazısının bir kısmında yer alan içbükey (concave-konkav) ve dışbükey (convex-konveks) dünya görüşü fikrini aktarıp, yazarın bu farklı dünya görüşleri ile merkeziyetsiz DAO’lar arasında nasıl bir alaka kurduğunu ifade edeceğim.
Yazı, yakın zamanda sık karşılaştığımız bir tartışmaya değinerek başlıyor. Merkeziyetsiz yapıdaki DAO’ların iyi işlemediğini ve bu yapıların geleneksel şirketlere benzemesinin daha doğru olacağını savunan görüşlerin etrafta çoğalmış olduğunu ifade etmiş Vitalik. Bu argümanlar hep birbirine benzer oluyor diyerek açıklamaya başlamış: merkeziyetsiz yönetişim (governance) yapıları yetersiz, yetkilendirilmiş (merkezi) CEO’lar ve yönetim kurulları gibi karar verme yapıları içeren şirketlerin geleneksel yönetişim yapıları ise zaman içinde evrildiği için daha başarılıymış. Yine bu merkezci argümana göre, DAO idealistlerinin eşitlikçi bakış açılarının, merkezi olmayan mekanizmalarla yüzlerce yıllık merkezci yapılardan daha iyi karar verebileceğine inanmaları da çocukçaymış (naif).
“Bu yazımda bu görüşün neden daha yanlış olduğunu açıklamaya çalışacağım” diyerek devam ediyor Vitalik, zira gayri-merkeziliğin farklı şekilleri olabileceğini ve bunları anlamak için de yeni ve daha detaylı bir bakışın gerekli olduğu söylüyor. Ve gayri- merkeziliğin önemli rol oynadığı üç farklı durumu örnek olarak veriyor.
Çoğulculuk ve naif uzlaşma biçimlerinin ortalama olarak merkezileşmeden kaynaklanan tutarlılık ve odaklanmaya göre daha iyi performans gösterdiği içbükey ortamlarda, gayri- merkezilik doğru kararlar almak adına daha başarılı.
Merkeziyetsizliğin sansüre karşı dirençli olması: Güçlü dış aktörlerin (büyük şirketleri ve devletleri kastediyor) saldırılarına direnirken işlemeye devam etmesi gereken uygulamalar söz konusu olduğunda da çok önemli gayri-merkezi yapılar.
Sözüne güvenebileceğimiz adil yapılar ihtiyaç duyduğumuzda da merkeziyetsizlik şart: DAO’ların temel altyapı sağlama gibi devlet benzeri işlevleri üstlendiği ve dolayısıyla öngörülebilirlik, sağlamlık ve tarafsızlık gibi özelliklerin verimlilikten daha değerli olduğu durumlarda da çok önem arzediyorlar.
Merkezcilik dışbükey, gayri-merkezcilik içbükey!
Verilen kararların yapısını kategorik olarak anlamamız için kararların verildiği ortamların doğasının nasıl olduğuna bakmamız lazım diyor Vitalik, yani bu ortamların dünya görüşü içbükey mi yoksa dışbükey mi? İki seçenek, söz gelimi, A ile B arasında karar vermemiz gereken durumlarda olaya dışarıdan bakalım: Böyle bir üst bakış attığınızda (grafiğe bakınız) karar vereceğiniz A ve B seçenekleri arasında yazı-tura atmayı mı tercih ederdiniz, orta yolu bulmayı mı?
Eğer bir durum içbükey ise, orta yol bulmayı tercih edeceksinizdir, yok eğer dışbükey ise yazı-tura atmak daha doğru olacaktır.
Dışbükey durumlara örnek vermiş:
Askeri bir stratejist olarak saldırı yapabileceğiniz iki kale var diyelim: A ve B. Bu iki kaleye gücünüzü ikiye bölerek iki ayrı saldırı mı yapardınız, yoksa tüm gücünüzü birleştirip A ya da B’den birini seçip ona mi saldırırdınız? Bu durumda yazı-tura atıp kalelerden birine saldırmak daha doğru strateji olacaktır. Blokzincir teknolojinize karar vereceksiniz: İki seçeneğiniz var, örneğin geliştireceğiniz uygulamayı ya Ethereum platformunda çıkartacaksınız ya da Solana. Sınırlı sayıda programcınız varsa, her ikisinde birden geliştirme yapmak yerine bunlardan birini seçmek daha doğru karar olacaktır.
İşte bu iki örnek duruma Vitalik “dışbükey” dünya görüşü ile bakmak gereken durumlar diyor. Yukarıdaki grafiğe de bakarsanız, A kararı da B kararı da aradaki diğer tüm kararlara göre daha olumlu şekilde sonuçlanacaktır.
İçbükey dünya görüşü için verdiği örnekler de şöyle:
Yargı kararları: Bağımsız olarak seçilecek iki karar arasındaki bir ortalama, iki yargıdan birinin rastgele olarak seçilmesinden muhtemelen daha adil ve daha az saçma olacaktır.
Kamu malları finansmanı: Genellikle, gelecek vaat eden iki projenin her birine X $ vermek, birine 2X $ ve diğerine hiçbir şey vermemekten daha etkili olacaktır. Sıfır kaynak almaya kıyasla az da olsa bir miktar para almak, bir projenin misyonunu gerçekleştirmesi açısından, X $ ‘dan 2X $’ a çıkmaya göre daha büyük bir destek sağlayacaktır. Hem de başarı için iki deneme yapmak gibi bir şansımız olmuş olacaktır.
Şimdi bu iki dünya görüşü açısından bakıldığında, dışbükey (convex) durumlarda gayri- merkezi yaklaşımlara başvurmak hem kargaşa yaratacak hem de zayıf çıktılar elde edecektir. Buna karşılık, içbükey (concave, şekildeki birinci eğri) karar almayı gerektiren durumlar söz konusuysa toplulukların hikmetine güvenmek daha doğru sonuçlar verecektir. Bu ikinci durumda da, DAO benzeri yapıların çok sayıda farklı girdi ile beslenmesi daha akıllıca olacaktır. Dünyaya bakışı genelde içbükey olan insanların, pek çok farklı bağlamda merkeziyetsizliği tercih etmesi mantıklı ve beklenen karar olacaktır.
Son söz: Bu yazıda Vitalik’in DAO’larla ilgili olarak yazdığı son blog yazısında aktardığı fikirlerin bir tanesinin özetledim ve bunun genç düşünürün düşünce süreçlerini anlamak açısından yararlı bir egzersiz olduğunu düşünüyorum. Kamusal faydanın kovalanması ile içbükey dünya görüşü ve yaklaşımının yakın alakasını görebildiniz mi? Eğer dünya konjonktürü şu son aylarda kamu yararını kovalamayı gerektirecek şekilde değişiyorsa o zaman önümüzdeki dönemde kamusal DAO’ların, kooperatif gibi yapıları daha çok göreceğiz demektir.