Cointelegraph Türkiye’nin ilk üç yılı, ufacık bir ekibin farklı zaman dilimlerinde farklı sorunlar yaşayan iş arkadaşlarını elim sende oynayarak toparlayıp ayağa kaldırmasıyla geçti. Global bir kuvvetin sınır karakoluna gönderilmiş öncü birliği gibi, kendi kaynakları ve kendi motivasyonuyla ayakta durmaya çalışan bir yönetici editör ve iki çevirmen olarak çalıştık çok uzun bir süre.
Kriptomeda ve Cointelegraph arasındaki iş birliğinin Türkiye’deki kripto para ve blockchain ekosistemi için ne büyük bir şans olduğunu anlamak için, bu markanın gerçek potansiyelini iyi anlamak gerekiyor.
Cointelegraph aslında kripto medyasının Apple’ı gibi. İlklere öncülük etmesi yetmemiş, en çetin piyasa koşullarına dayanacak bir finansal güç inşa edilmiş. Üstelik, dünyanın dört bir yanından 30 kişilik görsel ekibi sağolsun, görenin unutmayacağı bir görsel dil tasarlanmış. Benim 34 yaşında yeniden web haberciliğine dönmemi sağlayacak türden bir albenisi var.
Kripto para ve blockchain için özgün kaynak
Türkçe versiyonun orijinal ekibinin mimarı olan sevgili Gökhan Seçkin editör olarak beni gözüne kestirdiğinde, işverenin adını söyleyene kadar internet haberciliği yapmaya yanaşmamıştım. Ancak Cointelegraph ismi zikredilince, o güne kadar FinTech İstanbul, Fintechtime ve Blockchain Türkiye’de yazarken defalarca kez kaynak olarak kullandığım bir platformda yer alma fikri aklımı çeldi.
Yerel versiyonda yönetici editörlükle başlayıp, bugün global ekipte editör olarak yer almaya uzanan kendi yolculuğumu başka bir zamana saklıyorum. Bu, Cointelegraph Türkiye’nin hikayesi.
Akıllardaki en temel soru işaretini hemen gidereyim: Cointelegraph, yerel versiyonlarda iki şekilde çalışıyor. Türkçe sürüm, tıpkı Brezilya sürümü gibi doğrudan global yayıncıya bağlı, yani işverenin Cointelegraph olduğu bir kompozisyonla açıldı Ağustos 2019’da. İkinci yol ise Cointelegraph markasını bir franchise olarak yerel ve yetkin bir ekibe teslim etmek. Bu durumda, o versiyonda çalışanların işvereni yerel yayıncı oluyor.
“Yetkin” kısmına özellikle dikkat çekmek istiyorum; çünkü Cointelegraph’ın uluslararası operasyonlarını yöneten ekip markaya çok önem veriyor ve onu emanet edecekleri şirketi didik didik ediyorlar. Yani Cointelegraph için franchise almak, çiğ köfte salonuna isim hakkı almaya benzemiyor.
Cointelegraph Türkiye bugüne nasıl geldi?
Türkçe versiyon üç yıl önce yayına başladığında, ondan sorumlu olan ekip bir editör (bendeniz) ve iki çevirmenden oluşuyordu. 2022 başına kadar da böyle devam ettik. Çevirmenlerden beklenti, global versiyonda çıkan haberlerin hızlı ve zamanında Türkçeleştirilmesinden ibaretti. Geri kalan her şey editörün sorumluluğundaydı. İçeriği dışarıda tuttuğumuzda, Cointelegraph gibi kritik bir markanın Türkiye’deki tüm faaliyetleri, iş birlikleri, toplantı katılımları, röportajlar ve daha nicesi, pratikte tek bir kişinin üzerinden dönüyordu.
Kriptomeda CEO’su ve artık Cointelegraph Türkiye’nin de çiçeği burnunda CEO’su olan Eray Dengiz bana Türkçe versiyonu franchise olarak almakla ilgili fikir sorduğunda, global versiyonun editörlerinden biriydim. Türkçe ekibin başında uzun yıllar birlikte çalıştığımız sevgili arkadaşım Emre Günen vardı. İki kişilik bir sosyal medya ekibimiz hatta hafta sonu yazarımız bile mevcuttu. Yine de, global ekibin büyüklüğü ve çalıştığı yoğun tempoyla kıyasladığımda, tamamı evden çalışan bu kısıtlı ekibin, Cointelegraph markasını Türkiye’de gerçek potansiyeline taşımasına imkan olmadığını net olarak görebiliyordum.
Cointelegraph Türkiye 2.0 ile tanışın
Aylar süren yorucu ve stresli bir anlaşma sürecinin ardından Cointelegraph nihayet onu layıkıyla temsil edecek bir Türkçe versiyona kavuştu. Kriptomeda, bana göre Türkiye’nin en büyük, ama daha da önemlisi en özverili kripto para medyası. Bünyesinde hem kalabalık hem de yetenekli bir ekip barındırıyor. Ofislerini her ziyaret ettiğimde genç arkadaşlarımın gözlerindeki ışıltıyı görebiliyorum (belki ekonomi iyiye gittiği içindir, kim bilir).
İnsan yüzü görmeksizin, global bir markayı üç yıl boyunca evdeki kanepeden temsil etmek oldukça yorucu bir iş. Emre Günen biraz nefes almak ve enerji toplayabileceği yeni projelere odaklanmak için görevinden ayrıldı. Yerine, aldığı her kararda, attığı birçok adımda bana kendi gençliğimizi hatırlatan Hazal Orta, Cointelegraph Türkiye yönetici editörü olarak sahaya çıktı.
Cointelegraph Türkiye video kanalı açıldı. Arka planda şampiyonlar ligi bir prodüksiyon ekibi var. Uçtan uca dijital dünyanın tamamını en etkili şekilde kapsama ve Cointelegraph markasını büyütme görevi, Kriptomeda’nın diğer yayınlarında müthiş işler yapan Ali Tunç’a emanet.
Yaklaşık bir buçuk yıldır Cointelegraph global versiyonunda editör olarak çalışıyorum ve Türkiye’de faaliyetlerin, globaldeki kalite ve kapsama bu kadar hızlı yaklaştığını görmek benim için son derece keyif verici.
Bugüne kadar, yukarıda paylaştığım sebepler nedeniyle Cointelegraph’ın Türkçe bir versiyonu olduğundan dahi haberi olmayan ekosistem paydaşlarını, bu büyüleyici yolculuğa eşlik etmeye davet ediyorum. Marka büyük, ekip büyük, vizyon büyük: Cointelegraph Türkiye artık emin ellerde!